Gazetecilik veya uluslararası literatürden Türkçeye geçen haliyle 'medya' kelimesinin kökeni Latince ‘medium’ dan gelmekte. ‘Aracı’ , ‘ileten’ anlamına gelen kelimenin çoğul hali ise ‘medya’.

Kitle iletişim araçlarının çeşitlenmesiyle, özellikle de son 10-15 yıldır sosyal medya platformlarının ortaya çıkması ve hayatımızda neredeyse 'olmazsa olmaz' haline gelmesinden gazetecilik mesleği de fazlasıyla nasibini aldı. Buna akıllı telefonları da katınca iş içinden çıkılmaz hale geldi. Öyle ki, günümüzde neredeyse herkes artık birer gazeteci değil ama birer medium, yani aracı oldu. İster uçakta havada, ister denizde, isterse trende olsun, insanlar gördükleri ilginç olayları hemen telefonlarının kayıt tuşuna basarak kayda alıyor ve dakikalar içerisinde sosyal medya hesaplarından paylaşıyor.

5N1K KURALININ YERİNDE YELLER ESİYOR

İletişim fakültelerinde gazetecilik dersinin ana konularının başında gelen Ne? Nerede? Nasıl? Ne zaman? Niçin? ve Kim? sorularından oluşan, kısaca 5N1K kuralı olarak bilinen olmazsa olmaz formülün yerinde yeller esiyor. Haber yazmadan önce haberin konusu olan taraflara ulaşıp bilgileri çift taraflı teyid etme kuralına uyulup uyulmadığını hiç saymıyorum bile. Görüntüyü yakaladın mı iki cümle ile de olsa ‘ilk ben gireyim’ anlayışıyla anında sosyal medyaya yapıştırılıyor görüntüler. Bazen haberin öznesi bile eksik oluyor. Okuyucu ‘iyi tamam da bunu kim yapmış’ sorusunun cevabını bile bulamıyor.

Yukarıda yazdıklarımın en somut örneği geçtiğimiz hafta Pegasus Hava Yolları’nın başına geldi. Sabiha Gökçen-Çukurova Havalimanı seferini yapan Pegasus uçağı, olumsuz hava koşulları nedeniyle Kayseri Erkilet Havalimanı’na yönlendirildi ve buraya indi.

‘UÇAK ÜÇ DEFA DÜŞME TEHLİKESİ ATLATTI !!!’

Çukurova Havalimanı’na gitmekte olan uçak üç defa türbülansa girdi. Tabi yolcular arasında korkup paniğe kapılanlar oldu. Uçak indikten sonra bazı yolculara sağlık ekipleri gerekli müdahalelerde bulundu. Uçakta yaşanan o anları bazı yolcular cep telefonlarıyla kayda aldı ve uçak iner inmez sosyal medya hesaplarından ‘PEGASUS UÇAĞI ÜÇ DEFA DÜŞME TEHLİKESİ ATLATTI’ şeklinde servis etti.

Bu paylaşımları gören bazı ulusal TV kanalı ve internet siteleri de hiç teyid etmeden, havayolu şirketine ‘Bu işin aslı nedir’ diye sormadan, kendi kanallarında haber yaptı. Olay sanki Pegasus uçağı gerçekten üç defa düşme tehlikesi atlatmış gibi duyuruldu.

Oysa ki, cep telefonu ile çekilen görüntülere bakıldığında, kabinde oksijen maskelerinin dahi açılmadığı, yerli yerinde durdukları rahatlıkla görülüyordu. Haberair.com sayfalarında dünyanın değişik bölgelerinde çok ciddi yaralanmalara sebep olan, şiddetli türbülans haberlerine yer veriyoruz. Bu olaylarda uçakların içiresindeki manzaradan türbülansın şiddeti kolaylıkla anlaşılıyor. Oysa ki, Pegasus uçağında dediğim gibi oksijen maskeleri bile açılmamıştı.

Gazeteciliğe soyunan ve ‘Uçak üç kez düşecekti’ şeklinde olayı paylaşan birkaç sosyal medya hesabının yaptığı gazetecilik değildi tabi ki. Pegasus Hava Yolları Kurumsal İletişim ekibi, olay karşısında genel bir bilgilendirme yapmak yerine, bu (eksik haber’ diyemeyeceğim), paylaşımı yapan kişiye cevap vermekle yetindi.

Havacılık sektöründe yaşanan bu son örnek gibi günlük hayatımızda onlarca, yüzlerce olay var. Sosyal medya haber anlamında bir yandan gazetecileri beslerken, diğer yandan meslek ilkelerine büyük zarar veriyor. Doğru habere ulaşmak için basın meslek ilkelerine uymak gerekiyor. Sosyal medyada her karşımıza çıkan gelişmeye daha fazla izlenme ve takipçi kazanma hırsıyla balıklama atlamamak gerekiyor.

BAYRAKTAR TB 3 TCG ANADOLU’DA

Geçtiğimiz hafta ülkemiz havacılığı ve savunma sanayine dair çok önemli bir gelişme yaşandı.

BAYKAR tarafından geliştirilen Bayraktar TB3 SİHA, kısa pistli bir gemiden iniş ve kalkış yapmayı başaran ilk insansız hava aracı olarak dünya havacılık tarihine geçti! Bayraktar TB3, aylardır beklenen, BAYKAR mühendislerinin gece-gündüz üzerinde çalıştıkları TCG ANADOLU Gemisi’nde iniş-kalkışı başarıyla gerçekleştirdi.

DENİZ AŞIRI GÜÇ ÇARPANI

Bu başarılı testin anlamı büyük. Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısının yanı sıra sahip olacağı kabiliyetlerle sınıfındaki lider insansız hava aracı olacak. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak TB 3, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek.

Böylece keşif-gözetleme, istihbarat ve taşıdığı akıllı mühimmatlar ile taarruz görevlerini deniz aşırı hedeflere karşı icra edecek. Bu da Türkiye’nin caydırıcı gücüne çarpan etkisi sağlayacak.

Baykar mühendisleriyle birliket onlara önderlik eden Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar'ı tebrik etmek gerekiyor.