TC-MCN YENİDEN GÖKYÜZÜYLE BULUŞUYOR

Türkiye'de hava kargo sektöründe önemli bir paya sahip olan MNG Havayolları, 25 yılı aşkın deneyimini uçuş ağını genişletmek ve daha yüksek kalite hizmet sunabilmek için kullanıyor. Geçen yıl Türkiye’nin ilk yolcu uçağından kargo uçağına dönüştürülen A330-300P2F uçağını teslim alan MNG Havayolları, ikinci uçağının dönüşümünü de tamamladı. TC-MCN yapısal ve hacimsel olarak daha yüksek kapasiteyle yeniden gökyüzüne çıkmaya hazır.

25 yıl önce tamamen yerli sermaye ile kurulan MNG Havayolları, 9 geniş gövdeli kargo uçağı filosuyla Türkiye'deki hava kargo kapasitesinin önemli bir kısmını elinde tutuyor. Tarifeli seferlerinin yanı sıra müşterilerinin talepleri doğrultusunda uçak ve kapasite hizmeti sunan charter seferleriyle de büyümesini sürdüren MNG Havayolları, Türkiye’yi hava kargo pazarında öne çıkarmayı ve tecrübesiyle hizmet ağını ve çeşitliğini genişletmeyi hedefliyor.

Aralık 2020'de A330 uçağının satın alınması ve kargo uçağına dönüştürülmesine yatırım yapan ilk Türk şirketi, sürekli iyileştirme vizyonuyla MNG Havayolları oldu. Türkiye'nin ilk dönüştürülmüş A330-300P2F uçağı TC-MCM, Kasım 2021'de Elbe Flugzeugwerke GmbH (EFW) tesisinden ayrıldı ve MNG Havayolları filosuna katıldı. Kargo uçağı olarak uçmaya başladığı Kasım ayından beri Çin, Türkiye ve Avrupa arasında 3000’e yakın uçuş yaptı ve 12000 tonun üzerinde kargo taşıdı.

MNG Havayolları filosunu A321P2F uçaklarıyla genişletecek

MNG Havayolları Genel Müdürü Ali Sedat Özkazanç, “İkinci A330-300 uçağımızı EFW tesislerinden teslim almaktan büyük mutluluk duyuyorum. MNG Havayolları olarak müşteri memnuniyeti ve uçuş güvenliğini ön planda tutarak kargo kapasitemizi artırıyoruz. Türkiye'de dönüşüm projesine yatırım yapan ilk firma olmamız bizleri gururlandırıyor ve daha yüksek hedefler için motive ediyor. TC-MCN ile hem tarifeli hem de charter olarak çok çeşitli müşterilere ve lokasyonlara hizmet vereceğiz. İnanıyorum ki, MNG Havayolları ve EFW arasındaki iş birliği her iki şirkete de değer katmaya devam edecek. Şu anda 2024 ve sonrası için dönüşüm planları üzerinde çalışıyoruz. Önümüzde EFW ile dönüşümünü gerçekleştireceğimiz iki A330-300P2F uçağı daha bulunuyor. Bunlara ek olarak, kısa mesafe için uçuşlar için artan pazar talebi ve yakıt verimliliği ile ton başına daha düşük maliyet fırsatı, 2023’te filomuzu A321P2F ile genişletme kararı almamıza neden oldu.”